Son yıllarda, zeytinyağı üretim bölgelerinde “oleoturizm” adı verilen özel bir turizm dalı gelişmiştir. Bu turizm türünde ziyaretçiler, zeytinlikleri gezerek hasat sürecine katılır, geleneksel taş baskı atölyelerini görür, profesyonel tadım seanslarına katılır ve bölgenin zeytinyağlı lezzetlerini deneyimler. İtalya’nın Toskana’sı, İspanya’nın Endülüs bölgesi ve Türkiye’nin Ayvalık ve Milas gibi yerleri, bu konuda öncü destinasyonlardır. Bazı çiftlikler butik otel hizmeti sunarken, bazıları gurme restoranlarıyla deneyimi taçlandırır. Tadım atölyelerinde katılımcılar farklı bölgelere ait yağların aromatik farklarını öğrenir. Hasat zamanında yapılan festivallerde ise müzik, yerel halk dansları, zeytin toplama yarışmaları ve el yapımı ürün pazarları yer alır. Bu turizm biçimi hem kırsal kalkınmayı destekler hem de yerel kültürlerin sürdürülebilirliğini sağlar. Ziyaretçiler yalnızca zeytinyağı satın almakla kalmaz; üretim sürecini içselleştirir, üreticiyle doğrudan bağ kurar ve ürünün değerini anlamaya başlar.