Organik zeytinyağı, sadece bir besin değil, aynı zamanda doğayla uyum içinde sürdürülebilir yaşamın simgesidir. Organik üretim; toprağa, suya ve canlılara zarar vermeden, kimyasal ilaç ya da yapay gübre kullanılmadan yapılan üretimi ifade eder. Bu yöntemle elde edilen zeytinlerden soğuk sıkım yoluyla üretilen natürel sızma zeytinyağı, doğallığını koruyarak en saf haliyle tüketiciye ulaşır. Yüksek polifenol içeriği, aromatik yapısı ve saf dokusuyla bu zeytinyağı sadece damaklarda değil, sağlık odaklı tariflerde de yer alır.
Bu tariflerden biri olan zeytinyağlı incir kürü, sindirim sistemine destek olan geleneksel bir karışımdır. Kuru incirler, cam kavanozlara dizilir ve üzerini örtecek kadar natürel sızma organik zeytinyağı ile doldurulur. Oda sıcaklığında birkaç gün bekledikten sonra sabahları bir adet tüketilerek doğal bir bağırsak düzenleyici olarak kullanılır.
Diğer yandan, mideye yönelik geleneksel destek olarak bilinen zeytinyağlı kudret narı, özellikle mide yanması ve hazımsızlık yaşayan bireyler tarafından tercih edilir. Kudret narı meyvesi zeytinyağı içerisinde birkaç hafta bekletilir ve daha sonra çay kaşığı ile sabahları aç karna tüketilir.
Cilt bakımında da zeytinyağının gücü büyüktür. Özellikle kantaronlu zeytinyağı, doğal antiseptik özellikleri nedeniyle cilt lekeleri, çatlaklar ve yanıklarda kullanılır. Bu karışım, sarı kantaronun zeytinyağı içinde güneşte bekletilmesiyle hazırlanır.
Tüm bu kullanımlar gösteriyor ki organik zeytinyağı yalnızca bir mutfak ürünü değil; bütünsel sağlığın ve doğal yaşamın anahtarıdır. Zeytinyağı, doğanın tüm şifasını taşıyan, zamansız ve evrensel bir değerdir.