Binlerce yıldır Anadolu topraklarında yetişen zeytin ağaçları, hem kutsal kabul edilmiş hem de yaşamın kaynağı olarak görülmüştür. Bu ağaçların meyvesinden elde edilen zeytinyağı, özellikle organik tarım kurallarına uygun biçimde üretildiğinde benzersiz bir kalite sunar. Naturel sızma kategorisindeki bu yağlar, üretim sürecinde hiçbir katkı maddesi içermemesi nedeniyle en saf haliyle mutfağımıza ulaşır. Özellikle Ege Bölgesi’nin rüzgâr alan dağlık arazilerinde yetişen zeytinlerden elde edilen naturel sızma yağlar, meyvemsi tatları ve yakıcılığı ile tanınır.
Bu zeytinyağları sadece yemeklerde değil, aynı zamanda birçok geleneksel karışımda da kullanılır. Bunların başında incir kürü gelir. Kuru incirlerin içleri oyularak zeytinyağıyla doldurulması veya bütün halde yağda bekletilmesiyle elde edilen bu karışım, geçmişten günümüze aktarılan bir halk reçetesidir. Özellikle sabahları tok veya aç karna bir adet tüketilmesi önerilir. Kantaronlu yağlar da yine zeytinyağının şifalı kullanım alanlarından biridir. Sarı kantaron çiçeği ile hazırlanan bu yağlar, güneş lekeleri, sivilceler ve cilt yaralarında geleneksel olarak kullanılmaktadır.
Zeytinyağının bir başka güçlü eşlikçisi ise kudret narıdır. Tropik görünümlü bu meyve, yağda bekletildiğinde daha konsantre hale gelir. Kudret narı, özellikle mide sorunları yaşayanlar tarafından alternatif bir çözüm olarak değerlendirilir. Tüm bu doğal bileşenler, geçmişin bilgeliğini bugünün bilinçli tüketici anlayışıyla birleştirerek sağlıklı yaşam için yeni bir perspektif sunar.