Zeytinyağı, binlerce yıl öncesine dayanan kullanımıyla insanlık tarihinin en eski doğal ürünlerinden biridir. Sadece mutfakta değil; sağlık, bakım ve hatta dini ritüellerde bile kullanılmış olan bu mucizevi sıvı, özellikle Akdeniz havzasında yaşamın merkezindedir. Bugün, organik tarım prensipleriyle üretilen natürel sızma zeytinyağı, hem doğaya zarar verilmeden üretilmesi hem de insan sağlığına faydalı olması nedeniyle öne çıkar. Üretim sürecinde hiçbir kimyasal madde kullanılmaz ve zeytinler toplandıktan sonra düşük ısıda sıkılarak doğal enzimlerini ve aromatik özelliklerini korurlar.
Bu yüksek kaliteli zeytinyağının sadece beslenmede değil, geleneksel doğal kürlerde de önemli bir yeri vardır. Örneğin, halk arasında yaygın olarak bilinen zeytinyağlı incir kürü, kuru incirlerin naturel sızma zeytinyağında bekletilmesiyle elde edilir. Sabahları aç karna bir veya iki adet tüketildiğinde bağırsak hareketliliğini artırdığı ve metabolizmayı dengelediği düşünülür. Aynı zamanda mideyi rahatlatmak için tercih edilen bir başka geleneksel yöntem de zeytinyağlı kudret narı karışımıdır. Kudret narı meyvesi, olgunlaştıktan sonra ezilir ve zeytinyağında birkaç hafta bekletilir. Bu doğal karışım da sabahları aç karna tüketilerek mide iç yüzeyinde koruyucu bir tabaka oluşturması amacıyla kullanılır.
Kozmetik bakım tarafında ise kantaronlu zeytinyağı dikkat çeker. Sarı kantaron çiçeği, güneş ışığında naturel sızma zeytinyağında bekletilerek kantaronlu karışım elde edilir. Güneş yanığı, cilt lekeleri ve küçük cilt tahrişlerinde geleneksel olarak kullanılmıştır. Tüm bu doğal karışımların temel taşı olan zeytinyağı, hem besleyici hem koruyucu hem de taşıyıcı bir rol üstlenerek, gelenekten bugüne uzanan doğal bir yaşam biçiminin sembolü hâline gelmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir